elektroniği

listen to the pronunciation of elektroniği
التركية - الإنجليزية
Electronics
elektronik
electronic

He entered the college to study electronics. - Üniversiteye elektronik eğitimi için girdi.

He knows nothing about electronics. - Elektronik hakkında bir şey bilmez.

havacılık elektroniği
avionics
elektronik
electronics

Tom majored in electronics. - Tom elektronik alanında ihtisas yaptı.

I used to work in an electronics store. - Bir elektronik mağazasında çalışırdım.

elektronik
electronical
birleştirilmiş muhabere, seyrüsefer ve tanıma hava elektroniği
(Askeri) integrated communications, navigation, and identification avionics
elektronik
electronic; electronics
kuvantum elektroniği
quantum electronics
mol elektroniği
mole-electronics
uçak elektroniği
aircraft electronics
elektroniği
المفضلات