Their gloves are not in pairs.
- Onların eldivenleri çift değil.
A pair of leather gloves is a must when you work with these machines.
- Bu makinelerle çalıştığında bir çift deri eldiven bir zorunluluktur.
I put my gloves on inside out by mistake.
- Yanlışlıkla eldivenlerimi ters yüz giydim.
A pair of leather gloves is a must when you work with these machines.
- Bu makinelerle çalıştığında bir çift deri eldiven bir zorunluluktur.
Cotton mittens will prevent the baby from scratching her own face.
- Pamuk eldivenler bebeğin kendi yüzünü tırmalamasını önleyecektir.
The boy wears mittens during cold weather.
- Çocuk soğuk havalarda eldiven giyer.