Adding comments makes it easier to read the code.
- Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir.
It is easy to add 5 to 10.
- 10'a 5 eklemek kolaydır.
It's hard to splice the two fragments together.
- İki bölümü birlikte eklemek zordur.
You should avoid adding sentences in a language other than your own, because unless you write in your mother tongue or dialect, you are prone to make many mistakes.
- Kendi dilinden başka bir dilde cümleler eklemekten kaçınmalısın, çünkü ana dilinde ya da lehçende yazmadıkça birçok hata yapmaya eğilimlisin.
How about adding a touch of pepper?
- Bir tutam biber eklemeye ne dersin?
Adding comments makes it easier to read the code.
- Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir.
I have installed Microsoft Office on my personal computer, so please use its file format when you send me the attachment.
- Benim kişisel bilgisayarıma Microsoft Office yükledim, bu yüzden bana eklenti gönderdiğinde lütfen onun dosya formatını kullan.
Insects are arthropods.
- Haşereler eklem bacaklıdır.
The committee approved the addition.
- Komite eklemeyi onayladı.
Additions and deletions are not shown immediately.
- Ekleme ve çıkarmalar hemen gösterilmiyor.
Any translation is an annexation.
- Herhangi bir çeviri bir eklemedir.
Include me in your plans.
- Planlarınıza beni ekleyin.
Did you include everything you wanted to say in the text?
- Metne söylemek istediğin her şeyi ekledin mi?
Please add Tom to the list.
- Lütfen Tom'u listeye ekleyin.
I have nothing to add to that.
- Ona ekleyecek bir şeyim yok.
I have attached instructions on how to use FTP to access our files.
- Dosyalarımıza giriş için FTP'nin nasıl kullanılacağına dair bilgileri ekledim.
I have installed Microsoft Office on my personal computer, so please use its file format when you send me the attachment.
- Benim kişisel bilgisayarıma Microsoft Office yükledim, bu yüzden bana eklenti gönderdiğinde lütfen onun dosya formatını kullan.
Any translation is an annexation.
- Herhangi bir çeviri bir eklemedir.
She enclosed a little dark chocolate in her valentine.
- O sevgililer gününde biraz koyu çikolata ekledi.
I have enclosed your order form.
- Sipariş formunuzu ekledim.
Thanks for adding me on Facebook.
- Beni Facebook'ta eklediğin için teşekkür ederim.
In Esperanto, nouns end in o. The plural is formed by adding a j.
- Esperantoda, o ile biten isimler. Çoğul bir j ekleyerek oluşturulur.
Add one teaspoon of paprika.
- Bir çay kaşığı kırmızı biber ekle.
Sentences past this ID are sentences added by contributors of Tatoeba Project.
- Bu ID ile geçen cümleler Tatoeba Projesine katkıda bulunanlar tarafından eklenen cümlelerdir.
I'll be back in a minute, he added.
- Bir dakika içinde döneceğim,diye ekledi.
Don't add sentences from copyrighted sources.
- Telifli kaynaklardan cümleler eklemeyin.
I can add many sentences in different languages.
- Farklı dillerde bir sürü cümle ekleyebilirim.
It's hard to splice the two fragments together.
- İki bölümü birlikte eklemek zordur.
It's hard to splice the two fragments together.
- İki bölümü birlikte eklemek zordur.
Could you splice these two pieces of rope together for me?
- Bu iki parça ipi benim için birbirine ekler misin?
Any translation is an annexation.
- Herhangi bir çeviri bir eklemedir.
Don't add sentences from copyrighted sources.
- Telifli kaynaklardan cümleler eklemeyin.
Adding comments makes the code easier to read.
- Yorum ekleme kod okumayı kolaylaştırır.