A small amount of brandy is added to the whipped cream.
- Krem şantiye az miktarda brendi ekledi.
Mary added Tom to her contacts.
- Mary, Tom'u bağlantılarına ekledi.
Don't change sentences that are correct. You can, instead, submit natural-sounding alternative translations.
- Doğru olan cümleleri değiştirmeyin. Yerine doğal görünen alternatif çeviriler ekleyebilirsiniz.
Insects are arthropods.
- Haşereler eklem bacaklıdır.
Any translation is an annexation.
- Herhangi bir çeviri bir eklemedir.
If you want to include other information, please let us know.
- Başka bilgi eklemek istersen lütfen bize bildir.
I've included a visitor's application.
- Bir ziyaretçinin başvurusunu ekledim.
Is there still something to add to his explanation?
- Hala bu açıklamaya eklenecek bir şey var mı?
Please add Tom to the list.
- Lütfen Tom'u listeye ekleyin.
I attached my CV and my PhD proposals.
- CV'mi ve Doktora önerilerimi ekledim.
Don't forget to attach your photo to the application form.
- Başvuru formuna fotoğraf eklemeyi unutma.
She enclosed a little dark chocolate in her valentine.
- O sevgililer gününde biraz koyu çikolata ekledi.
I have enclosed your order form.
- Sipariş formunuzu ekledim.
Adding comments makes reading the code easier.
- Yorum eklemek şifreyi okumayı daha kolay hale getirir.
Adding comments makes the code easier to read.
- Yorum ekleme kod okumayı kolaylaştırır.
Add one teaspoon of paprika.
- Bir çay kaşığı kırmızı biber ekle.
Sentences past this ID are sentences added by contributors of Tatoeba Project.
- Bu ID ile geçen cümleler Tatoeba Projesine katkıda bulunanlar tarafından eklenen cümlelerdir.
You can get it at the courthouse, the clerk added.
- Onu adliye binasında alabilirsin, katip ekledi.
You have added a comment, not a translation. To add a translation, click on the «あ→а» icon above the sentence.
- Bir yorum eklediniz, çeviri değil. Çeviri eklemek için, cümle üzerindeki «あ→а» simgesine tıklatın.
I can add many sentences in different languages.
- Farklı dillerde bir sürü cümle ekleyebilirim.
Could you splice these two pieces of rope together for me?
- Bu iki parça ipi benim için birbirine ekler misin?
It's hard to splice the two fragments together.
- İki bölümü birlikte eklemek zordur.