ekşimek

listen to the pronunciation of ekşimek
التركية - الإنجليزية
التركية - التركية
Ekşi duruma gelmek
Surat asmak
Kaşlarını çatıp yüzüne küskün veya dargın bir anlam vermek, somurtmak: "Çardak'tan Rabiye'nin çıktığını görünce Bekir'in yüzü ekşidi."- N. Cumalı
Sırnaşmak, ısrar etmek
Mayalanmak
Utanmak, mahcup olmak
kaynamak
Ekşi
(Osmanlı Dönemi) HADD
Ekşime
tahammuz
ekşi
Sirke ya da limon tadında olan
ekşi
Uygunsuz, yakışıksız: "Bu ekşi sözler, bu dik bakışlar, tabii hiç hoşlarına gitmedi."- H. Taner
ekşi
Bu tadı veren şey
ekşi
Sirke veya limon tadında olan
ekşi
Uygunsuz, yakışıksız
ekşime
Ekşimek işi
ekşimek
المفضلات