الإنجليزية - التركية
تعريف eine zeit lang في الإنجليزية التركية القاموس.
- for a while
- kısa bir süre
Bu paketleri kısa bir süreliğine bırakmak istiyorum.
-I want to leave these packages for a while.
- for a while
- kısa süreliğine
- for a while
- bir süredir
Ben bir süredir buradayım.
-I've been here for a while.
Bir süredir seni görmedim.
-I haven't seen you for a while.
- for a while
- bir süre
Bir süre bana bakmaktan başka bir şey yapmadı.
-For a while she did nothing but stare at me.
O, bir süre orada durdu.
-He stood there for a while.
- for a while
- Bir süre için, bir süreliğine
- for a while
- bir süre için
Ben bir süre için tekrar dişçiye gitmek zorunda kalmamalıyım.
-I shouldn't have to go to the dentist again for a while.
Bence bir süre için güvenliyiz.
-I think we're safe for a while.
المصطلحات ذات الصلة
ألمانية - الإنجليزية
تعريف eine zeit lang في ألمانية الإنجليزية القاموس.
- for a while
- for a space
- Dieses Spiel wird die Kinder eine Zeit lang beschäftigen.
- This game will occupy the kids for some time
- zu treten aufhören und eine Zeit lang frei rollen
- to stop pedalling /pedaling and to freewheel/coast for a while
المصطلحات ذات الصلة
eine zeit lang
النطق
Resimler
السابق
المفضلات