einbruch

listen to the pronunciation of einbruch
ألمانية - التركية
الإنجليزية - التركية

تعريف einbruch في الإنجليزية التركية القاموس.

collapse
yığılmak
collapse
(to) daraltmak
collapse
güçten düşmek
collapse
(Bilgisayar) daralt
collapse
bunalım
collapse
başarısızlığa uğramak
collapse
düşmek
collapse
bayılmak
collapse
yıkılma

Eski köprü yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya. - The old bridge is in danger of collapse.

cave-in
Mağara girişi
cave-in
(Jeoloji) Çöküntü
collapse
çök

Dün depremden dolayı, Japonya'da çok sayıda bina çöktü. - A lot of buildings collapsed in Japan due to the earthquake yesterday.

O, dizlerinin üzerine çöktü. - He collapsed to his knees.

collapse
{f} başarısız olmak
collapse
{i} kolaps
collapse
{i} suya düşme
collapse
{f} suya düşmek
collapse
(Tıp) Kolaps, collapsus: Periferik damarların genişleyip muhitle kanın toplanması ile hasıl olan ağır bir tablo, vücutta bütün kuvvetlerin birdenbire kesilmesi
collapse
çökertmek
collapse
(Biyoloji) kollaps