Kleopatra, Mısır dilini konuşmayı öğrendi.
- Cleopatra learned to speak Egyptian.
Tüm Mısır halkını fakirleştirdiğinden dolayı neredeyse tüm dünya Hüsnü Mübarek'i kınıyor.
- Almost all the world condemns Hosni Mubarak because he made the Egyptian people poor.
Kuzenim Mısır'dan. O Mısırlıdır.
- My cousin is from Egypt. He is Egyptian.
Anthony'ye Mısırlılar tarafından saygı gösterilirdi.
- Anthony was respected by the Egyptians.
Kleopatra, Mısır dilini konuşmayı öğrendi.
- Cleopatra learned to speak Egyptian.
Mısır dili öğreniyorum.
- I'm learning Egyptian.