Lütfen bize Çelik Peyzaj Kenar taşları # STL3456'ın fiyat ve en erken teslimini bildirin.
- Please let us know the prices and earliest delivery of your Steel Landscape Edgings #STL3456.
Askerler yüksek bir uçurumun kenarında Tom'u köşeye sıkıştırdılar.
- The soldiers cornered Tom at the edge of a high cliff.
O, Wripple'ın köşesine yakın yaşıyor, bu yüzden o her gün araba sürmektedir.
- She lives near the edge of Wripple, so she drives in every day.
Uçurumun kenarına çok yaklaşmak tehlikeli olurdu.
- It would be dangerous to go too near the edge of the cliff.
O, uçurumun kenarında durdu.
- He stood on the edge of the cliff.
Benim kalemim masamın kenarından düştü.
- My pencil fell from the edge of my table.
O, uçurumun kenarında durdu.
- He stood on the edge of the cliff.
Uçurumun kenarına çok yaklaşmak tehlikeli olurdu.
- It would be dangerous to go too near the edge of the cliff.
The decorative edging around the door makes it easier to find in the dark.
Death and persecution lose all the ill that they can have, if we do not set an edge upon them by our fears and by our vices. Jeremy Taylor.
He edged away from her.