each other, this one to that one; this one at that one, one to his neighbor

listen to the pronunciation of each other, this one to that one; this one at that one, one to his neighbor
الإنجليزية - التركية

تعريف each other, this one to that one; this one at that one, one to his neighbor في الإنجليزية التركية القاموس.

one another
birbirlerini

İki insan birbirlerini mükemmel şekilde anlıyorlardı, ve birbirlerinin güçlü niteliklerine karşılıklı saygıları vardı. - The two men understood one another perfectly, and had a mutual respect for each other's strong qualities.

İnsanlar birbirlerini sevmeliler. - People must love one another.

one another
birbirini

Tüm yapabileceğiniz birbirinize güvenmektir. - All you can do is trust one another.

Newton'un yer çekimi kanunu organların birbirini çekme tarzıyla ilgili birçok bilimsel deney ve gözlemlere dayalı matematiksel bir anlatımdır. - Newton's law of gravity is a mathematical description of the way bodies are observed to attract one another, based on many scientific experiments and observations.

one another
Birbiri, birbirleri. "You must get along with öne another. - Birbirinizle iyi geçinmeniz lazım.", "Don't kill öne another. - Birbirinizi öldürmeyin."
one another
birbirini, yekdiğerini
one another
birbirine

Tom ve Mary birbirine bağlıdır. - Tom and Mary depended on one another.

İki cadde birbirine paralel çalışır. - The two streets run parallel to one another.

one another
karşılıklı olarak
الإنجليزية - الإنجليزية
one another
each other, this one to that one; this one at that one, one to his neighbor

    الواصلة

    each other, this one to that one; this one at that one, one to his neigh·bor

    النطق

المفضلات