Hillary's speech was hilarious.
- Hillary'nin konuşması eğlendiriciydi.
Tom thought Mary's joke was hilarious.
- Tom Mary'nin şakasının eğlendirici olduğunu düşündü.
She told her children an amusing story.
- Çocuklarına eğlendirici bir hikaye anlattı.
The children say such amusing things.
- Çocuklar böyle eğlendirici şeyler söylüyor.