The tower leaned slightly to the west.
- Kule batıya doğru hafifçe eğildi.
Tom leaned down for a closer look.
- Tom, daha yakından bakmak için eğildi.
This house is leaning to one side.
- Bu ev bir tarafa doğru eğiliyor.
Tom leaned down for a closer look.
- Tom, daha yakından bakmak için eğildi.
My grandma stooped down and picked up a needle and thread.
- Babaannem eğildi ve bir iğne ve iplik aldı.
He stooped down to put on his shoes.
- O, ayakkabılarını giymek için eğildi.