No major announcements are expected.
- Büyük duyurular beklenmiyor.
I couldn't understand the announcement that was just made.
- Az önce yapılan duyuruyu anlayamadım.
I have a little announcement to make.
- Yapacak küçük bir duyurum var.
I found my lost dog by means of a notice in the paper.
- Gazetedeki bir duyuru vasıtasıyla kaybolan köpeğimi buldum.
The event has been postponed until further notice.
- Olay bir sonraki duyuruya kadar ertelendi.
Doctors advertise the flu shot every year.
- Doktorlar her yıl grip aşısını duyururlar.