durmamak

listen to the pronunciation of durmamak
التركية - الإنجليزية
(neg. form of durmak ) not to stop
dur
{f} stand

Somebody is standing in front of his room. - Biri odasının önünde duruyor.

These two are standing abreast. - Bu ikisi yan yana duruyor.

dur
(Bilgisayar) end

He stood at the end of the line. - Sıranın sonunda durdu.

Let's wait for the rain to end! - Yağmurun durmasını bekleyelim!

dur
conk out
dur
{f} standing

I'm worn out, because I've been standing all day. - Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.

Someone is standing at the gate. - Birisi kapıda duruyor.

dur
hold on
dur
stop

I'm getting off the train at the next stop. - Sonraki durakta trenden ineceğim.

At the Battle of Verdun, French forces stopped a German attack. - Verdun Savaşında,Fransız güçleri bir Alman saldırısını durdurdu.

dur
halt

Halt! Stay right where you are or I'll shoot! - Dur! Olduğun yerde kal, yoksa vururum!

The blue sports car came to a screeching halt. - Mavi spor araba durma noktasına geldi.

dur
hist
dur
hold it
dur
nix
dur
hold

The rule holds good in this case. - Kural bu durumda geçerlidir.

I wonder how Tom is holding up. - Acaba Tom'un durumu nasıl?

dur
whoa
dur
stall

He pushed the stalled car with all his might. - O, bütün gücüyle durmuş arabayı itti.

Why are they stalling? - Onlar neden duruyorlar?

rahat durmamak
wiggle
sözünde durmamak
dishonor one's word
sözünde durmamak
to break one's word
üstünde durmamak
to take sth in one's stride
üzerinde durmamak
slur over
üzerinde durmamak
to take sth in stride
üzerinde durmamak
leave out
üzerinde durmamak
skate over
üzerinde durmamak
slide over
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف durmamak في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

DUR
Durango, a state of Mexico
dur
Duration How long the spell lasts, usually expressed in turns (T)
dur
Drug utilization review (DUR) is a process which evaluates particular drugs for use by a specific member This process is conducted using specific edits-designed by the health plan and our Pharmacy and Therapeutics (P&T) committee-which are programmed into RxWEST claims processing computer Examples of DUR edits include: pregnancy, therapeutic duplication, and age precautions, dose range, drug interaction precautions, and gender compliance
dur
Drug utilization review
dur
Major; in the major mode; as, C dur, that is, C major
dur
Said of a wine which is too acidic
dur
a kingdom on the Va'andao sea, capital Baianch
dur
Drug Use/Utilization Reviews
dur
Durham 1: 43 hm Canada
dur
see- DRUG UTILIZATION REVIEW
الفرنسية - التركية

تعريف durmamak في الفرنسية التركية القاموس.

dur
sert penis
dur
güç, katı, sert
dur
katı, sert; güç, ağır; dayanıklı; merhametsiz, duygusuz
ألمانية - التركية

تعريف durmamak في ألمانية التركية القاموس.

Dur
majör
Dur
anadal
Dur
[das] majör
الكردية - التركية

تعريف durmamak في الكردية التركية القاموس.

dûr
uzak
الإنجليزية - التركية

تعريف durmamak في الإنجليزية التركية القاموس.

dur
(Bilgisayar) süre

Yazılım şirketi ekonomik durgunluk sürecinde büyük başarısızlığa uğradı. - The software company collapsed during the recession.

Ben festival süresince Takayama'ya gitmek istiyorum. - I'd like to go to Takayama during festival time.

durmamak
المفضلات