durdurulmak

listen to the pronunciation of durdurulmak
التركية - الإنجليزية
to be stopped
be stopped
dur
{f} stand

The balance at the bank stands at two million yen. - Bankadaki bakiye 2 milyon yende duruyor.

I could scarcely stand on my feet. - Ayaklarımın üzerinde güçlükle durabiliyordum.

dur
(Bilgisayar) end

Let's wait for the rain to end! - Yağmurun durmasını bekleyelim!

Once the complaining starts, it never ends. - Bir defa şikayet etmeye başladığında asla durmaz.

durdurulma
(Ticaret) cessation
dur
conk out
dur
{f} standing

Someone is standing behind the wall. - Birisi duvarın arkasında duruyor.

I'm worn out, because I've been standing all day. - Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.

dur
hold on
dur
stop

I'm getting off the train at the next stop. - Sonraki durakta trenden ineceğim.

Were the earth to stop revolving, what do you suppose would happen? - Dünya dönmeyi durdursa,ne olacağını tahmin edersin?

dur
halt

Halt! Stay right where you are or I'll shoot! - Dur! Olduğun yerde kal, yoksa vururum!

They were unanimous that the war should be brought to a halt. - Onlar savaşın durdurulması gerektiği konusunda aynı fikirdeydiler.

dur
hist
dur
hold it
dur
nix
dur
hold

The rule holds good in this case. - Kural bu durumda geçerlidir.

When riding the escalator, please hold the handrail and stand inside the yellow line. - Yürüyen merdivene binerken lütfen tırabzanı tut ve sarı çizginin içinde dur.

dur
whoa
dur
stall

A stalled car impedes traffic in the left lane. - Durmuş bir araba sol şeritte trafiği engelliyor.

He pushed the stalled car with all his might. - O, bütün gücüyle durmuş arabayı itti.

durdurulma
suspension
durdurulma
paralysis
durdurulma
being stopped
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف durdurulmak في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

DUR
Durango, a state of Mexico
dur
Duration How long the spell lasts, usually expressed in turns (T)
dur
Drug utilization review (DUR) is a process which evaluates particular drugs for use by a specific member This process is conducted using specific edits-designed by the health plan and our Pharmacy and Therapeutics (P&T) committee-which are programmed into RxWEST claims processing computer Examples of DUR edits include: pregnancy, therapeutic duplication, and age precautions, dose range, drug interaction precautions, and gender compliance
dur
Drug utilization review
dur
Major; in the major mode; as, C dur, that is, C major
dur
Said of a wine which is too acidic
dur
a kingdom on the Va'andao sea, capital Baianch
dur
Drug Use/Utilization Reviews
dur
Durham 1: 43 hm Canada
dur
see- DRUG UTILIZATION REVIEW
التركية - التركية
Durdurma işi yapılmak
durdurulma
Durdurulmak işi
الإنجليزية - التركية

تعريف durdurulmak في الإنجليزية التركية القاموس.

dur
(Bilgisayar) süre

Amerika'da kaldığı süredeki deneyimlerini bize anlatmaya başladı. Biz dikkat kesildik. - He started to tell us his experiences during his stay in America. We were all ears.

Fiyatlar son on yıl boyunca sürekli arttı. - Prices have risen steadily during the past decade.

durdurulmak
المفضلات