durchschlagend

listen to the pronunciation of durchschlagend
ألمانية - التركية
kesin, kati, tam, açık
الإنجليزية - التركية

تعريف durchschlagend في الإنجليزية التركية القاموس.

potent
{s} güçlü

Hayal gücü çok güçlü bir araçtır. - Imagination is a very potent tool.

Kurşun güçlü bir nörotoksindir. - Lead is a potent neurotoxin.

potent
kuvvetli
potent
potent
potent
(erkek) cinsel güce sahip
potent
tesirli olarak
potent
(sıfat) güçlü, kuvvetli, potansiyele sahip, nüfuzlu, etkili, iktidarlı, cinsel gücü yüksek, ikna edici, inandırıcı
potent
kudretli
potent
{s} cinsel iktidarı olan
potent
kuvvetle
potent
{s} potansiyele sahip

Gerçek potansiyele sahipsin. - You have real potential.

Sen çok fazla potansiyele sahipsin. - You have so much potential.

potent
{s} cinsel gücü yüksek
potent
{s} ikna edici
potent
cinsi iktidarı olan potentlyetkileyici surette
potent
{s} inandırıcı
potent
salâhiyetli
potent
{s} nüfuzlu
potent
{s} etkili
ألمانية - الإنجليزية
sweeping
having an effect
resounding
potent
(durch Papier) durchschlagend
visible on the back