dumansız

listen to the pronunciation of dumansız
التركية - الإنجليزية
smokeless

The Spanish soldiers used smokeless gunpowder. - İspanyol askerleri dumansız barut kullanırdı.

smoke-free
duman
{i} fume

Toxic fumes of bromine can damage one's lungs. - Brom Zehirli dumanı kişinin ciğerlerine zarar verebilir.

duman
smoke

Where there's smoke there's fire. - Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.

There is no smoke without fire. - Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.

dumansız barut
smokeless powder
dumansız barut
melinite
dumansız yanmak
smolder
dumansız yanmak
smoulder
duman
{i} fog
duman
smog
duman
{a} hashish
duman
smokes
duman
fogginess
duman
vapor
duman
hash
duman
lunt
duman
soot
duman
mistiness
duman
haze
duman
kapnos
duman
mist
duman
slang bad, hopeless (state, condition)
duman
fog, mist, haze
duman
opacity (in the eye)
duman
fumes
duman
slang useless; uselessly
duman
slang gullible
duman
smoke; fumes
duman
slang hashish
duman
slang timid, easily frightened
duman
smoke, fume; mist, haze; hash, hashish
duman
gauze
التركية - التركية

تعريف dumansız في التركية التركية القاموس.

DUMANSIZ
Dumanı olmayan, duman çıkarmayan
Duman
is
Duman
tütün
Duman
pus
Duman
(Osmanlı Dönemi) ACAC
Duman
duhan
Duman
Duman
(Osmanlı Dönemi) DUBAN
duman
Esrar
duman
Bir maddenin yanması ile oluşan koyu renkli, uçucu, parçacık, buhar ve gaz karışımı
duman
Bir renk adı
duman
Kötü, yaman
duman
Havalanan tozların veya sisin havada oluşturduğu bulanıklık
duman
Bir maddenin yanması ile çıkan ve içinde katı zerrelerle buğu bulunan kara veya esmer renkli gaz
duman
Nezle
duman
Bir maddenin yanması ile çıkan ve içinde katı zerrelerle buğu bulunan kara veya esmer renkli gaz: "Emin ol ki her sigara yakışta / Daha duman tüter tütmez ordayım."- B. S. Erdoğan
duman
Havalanan tozların veya sisin oluşturduğu bulanıklık: "Köyünün üstüne boz bir duman çökmüştü."- Y. Kemal
dumansız
المفضلات