Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

due to the fact that

listen to the pronunciation of due to the fact that
الإنجليزية - التركية
den dolayı
-den dolayı
because
dolayı

O, kötü bir ruh hali içerisinde olması dolayısıyla seninle konuşmayı reddedebilir. - She may well refuse to speak to you because she's in a very bad mood.

Hastalıktan dolayı partiye gidemedim. - I could not go to the party because of illness.

because
çünkü

Mutlu olmaya karar verdim çünkü sağlığım için iyi. - I decided to be happy because it's good for my health.

Çünkü biz sizi seviyoruz, daha iyi bir kullanıcı deneyimi getirmek için Tatoeba'yı güncelleştiriyoruz. Gördünüz mü? Biz sizi seviyoruz ha? - Because we love you, we are updating Tatoeba to bring you a better user experience. See? We love you huh?

because
-dığı için
because
conj. çünkü
because
(bağlaç) çünkü, yüzünden, dolayı, diği için
because
bağ. -diği için, nedeniyle; çünkü
because
diği için
because
yüzünden

Kötü hava yüzünden, o gelemedi. - Because of the bad weather, he couldn't come.

Posta grev yüzünden ertelendi. - The mail is delayed because of the strike.

because
-den dolayı
because
-diği için
because
(Havacılık) den dolayı
because
dığı için
due to fact that
Aslında nedeniyle bu
because
because of dolayı
الإنجليزية - الإنجليزية
because
due to the fact that

    التركية النطق

    dyu tı dhi fäkt dhıt

    النطق

    /ˈdyo͞o tə ᴛʜē ˈfakt ᴛʜət/ /ˈdjuː tə ðiː ˈfækt ðət/

    علم أصول الكلمات

    [ 'dü, 'dyü ] (adjective.) 14th century. Middle English, from Middle French deu, past participle of devoir to owe, from Latin debEre; more at DEBT.
المفضلات