doğal olarak

listen to the pronunciation of doğal olarak
التركية - الإنجليزية
naturally

Her hair is naturally curly. - Onun saçı doğal olarak kıvırcık.

He was naturally very angry. - O, doğal olarak çok kızmıştı.

intrinsically
inherently

People are inherently good. - İnsanlar doğal olarak iyi.

No language is inherently superior to any other. - Doğal olarak hiçbir dil birbirine göre üstün değildir.

as a matter of course

She let him pay the bill as a matter of course. - O, doğal olarak faturayı ona ödetti.

innately
inherent

People are inherently good. - İnsanlar doğal olarak iyi.

Some words are inherently funny. - Bazı sözler doğal olarak komiktir.

inartificially
doğal olarak bulunmak
inhere
doğal olarak var olma
inherence
pek doğal olarak
as one might expect
التركية - التركية
doğallıkla