diz çökme

listen to the pronunciation of diz çökme
التركية - الإنجليزية
knee bend
knee bending
genuflection
genuflexion
{i} kneeling
genuflexions
diz çökmek
{f} kneel
diz çökmek
kneel down
diz çökmek
kneel on
diz çökmek
(deyim) go down on one's knees
diz çök
{f} kneeling

She saw a boy kneeling by the altar. - Sunağa yakın diz çöken bir çocuk gördüm.

The religious man remained kneeling for hours. - Din adamı saatlerce diz çökmüş olarak kaldı.

diz çök
{f} knelt

We all knelt down to pray. - Dua etmek için hepimiz diz çöktük.

She knelt beside him. - O, onun yanında diz çöktü.

diz çök
{f} kneel

Why do people kneel down to pray? - İnsanlar dua etmek için neden diz çöküyorlar?

The religious man remained kneeling for hours. - Din adamı saatlerce diz çökmüş olarak kaldı.

diz çök
genuflect
diz çökmek
go on one's knees
diz çökmek
genuflect
diz çökmek
fall on one's knees
diz çökmek
Kneel, kneel down, bend the knee, go down on one's knees to, genuflect
diz çökmek
bend the knee
diz çökmek
to kneel (down)
diz çökmek
go down on one's knees to
diz çökmek
1. to kneel, kneel down. 2. to tuck one's legs under oneself. 3. to submit to another
diz çökme
المفضلات