di̇ktatör

listen to the pronunciation of di̇ktatör
التركية - الإنجليزية

تعريف di̇ktatör في التركية الإنجليزية القاموس.

diktatör
Caesar

At about this time, Lucius Cornelius Sulla, after becoming the dictator of Rome, thought that Caesar was a political threat to his rule. - Bu sıralarda, Lucius Cornelius Sulla, Roma diktatörü olduktan sonra, Sezar'ın onun egemenliği için siyasi bir tehdit olduğunu düşündü.

diktatör
big brother
diktatör
strong man
diktatör
warlord
diktatör
dictator

Mussolini was a dictator. - Mussolini bir diktatördü.

The dictator had the absolute loyalty of all his aides. - Diktatörün tüm yardımcıları ile ilgili mutlak sadakatı vardı.

diktatör
Fuhrer
diktatör
autocrat
diktatörler
dictators
diktatör
strongman
diktatör
duce
kadın diktatör
dictatress
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) Fr. Mevcut kanunları çiğneyerek, örf ve adalet esaslarına aykırı olarak, devleti keyfine göre idare eden devlet adamı. Müstebid
diktatör
Bütün siyasi yetkileri kendinde toplamış bulunan kimse: "İmparatorluk diktatörü olacağını, hayalime bile getirmiyordum."- F. R. Atay
diktatör
Zorba
diktatör
Bütün siyasi yetkileri kendinde toplamış bulunan kimse
di̇ktatör
المفضلات