Tom uygunsuz olarak güldü.
- Tom laughed obnoxiously.
O topluluk önünde konuşmaktan nefret eder.
- She detests speaking in public.
Neden Tom'dan nefret ediyorsun?
- Why do you detest Tom?
Tom savaştan nefret ettiğini söylüyor.
- Tom says that he detests war.
Uzun boylu adam tiksindirici bir biçimde güldü.
- The tall man laughed obnoxiously.
Tom hiç bu kadar iğrenç olmadı.
- Tom never used to be so obnoxious.
Tom kaba ve iğrençti.
- Tom was rude and obnoxious.