Sulandırılmış bir uzlaşma önergesi hiç yoktan daha iyidir.
- A watered down compromise resolution is better than none at all.
Yeni bir yol inşa edilmesi kararı kabul edildi.
- The resolution that a new road be built was passed.
O her gün günlüğünü yazmaya karar verdi.
- He made a resolution to write in his diary every day.
Problemin çözümü elinizin altındaydı.
- The resolution to the problem was close at hand.
Sorunun çözümü beklediğimizden daha zordu.
- A resolution to the problem was more difficult than we anticipated.