التركية - الإنجليزية
تعريف desene في التركية الإنجليزية القاموس.
- {k} that means, so then, that is to say: Desene zengin olduk. That means we've become rich
- desen
- pattern
I can see some intricate patterns in the picture.
-Ben resimde bazı karmaşık desenler görebiliyorum.
The colors of the pattern are very ordinary.
-Desenin renkleri çok sıradandır.
- desen
- figure
- desen
- design, pattern, figure; drawing
- desen
- art drawing
- desen
- (Tekstil) pattern design
- desen
- (Bilgisayar) back
- desen
- (Tekstil) ornament
- desen
- (Bilgisayar) tile
- desen
- drawing
- desen
- (Askeri) texture
- desen
- line
- öyle desene
- Say so, then!Then, say so!Why don't you say so!
- desen
- design, pattern
- desen
- {i} design
She likes the design on the plate.
-Tabak üzerindeki deseni seviyor.
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف desene في التركية التركية القاموس.
- DESEN
- (Osmanlı Dönemi) Bir kumaşı süsleyen şekiller
- DESEN
- (Osmanlı Dönemi) Fr. Eşyanın, rengini göstermeden, yalnız şeklinin bir satıh üzerine çizilmişi
- desen
- Tahta, çini, kumaş, kâğıt gibi yüzeylerin üzerinde varlıkları, nesneleri belirli çizgilerle gösterme, tasvir
- desen
- Desen yapma sanatı
- desen
- Görsel bir etki yaratmak amacıyla yapılmış çizgi resimlerin hepsi
- desen
- Renksiz çizim
المصطلحات ذات الصلة
desene
الواصلة
de·se·neResimler
المفضلات