derinleştirme

listen to the pronunciation of derinleştirme
التركية - الإنجليزية
going deeply into a matter
{i} deepening
derinleştirmek
deepen
derin
{s} deep

The pond is 3 meters deep. - Gölet üç metre derinliğindedir.

Is there any end in sight to the deepening economic crisis? - Derinleşen ekonomik krizin görünürde bir sonu var mı?

derin
profound

Your questions are getting progressively more profound. - Sorularınız giderek daha derinleşiyor.

It had a profound effect on me. - Benim üzerimde çok derin bir etkisi vardı.

derin
extensive
derin
deeper
derin
profoundness
derin
deep-seated
derin
abstruse
derin
intimate
derin
deed
derin
thorough
derin
full
derin
abysmal
derin
recondite
derin
deep-rooted
derin
exquisite
derin
fathomless
derin
(Tıp) profundus
derin
(uyku) sound
derin
bottom, depth
derin
religious

Layla had deep religious convictions. - Leyla'nın derin dinsel inançları vardı.

derin
deep; profound; (uyku) sound, deep; extensive, deep, thorough
derin
(Tıp) house
derin
home
derinleştirmek
to deepen, make (something) deeper
derinleştirmek
to deepen, to make deep
derinleştirmek
to research (something) thoroughly, go into (a subject) deeply; to investigate the details of
التركية - التركية
Derinleştirmek durumu, tamik
tamik
ikar
Derin
(Osmanlı Dönemi) SÜHBE
Derin
(Hukuk) AMİK
derin
Yoğun: "Bu büyük köşkü derin bir sessizlik kapladı."- M. Ş. Esendal
derin
Kendi türünde çok gelişmiş, en ileri durumda olan
derin
Dibi yüzeyinden veya ağzından uzak olan
derin
Yoğun
derin
İçten gelen
derin
Yüzeyden içeri inen
derin
Uzun süren
derin
Uyanılması güç, ağır
derin
Uyanılması güç, ağır (uyku)
derin
Uzun süren: "Bir iki derin nefesten sonra teneffüsünün ritmi düzeldi."- P. Safa
derin
Dip
derin
Ayrıntıya önem verilerek hazırlanan
derin
Dibi yüzeyinden veya ağzından uzak olan: "Genç kız onun kırık dişli ağzının içindeki derin karanlığa bakıyor."- Ö. Seyfettin
derin
Dip: "Körfezdeki dalgın suya bir bak göreceksin / Geçmiş gecelerden biri durmakta derinde."- Y. K. Beyatlı
derin
Ayrıntıya önem verilerek hazırlanan: "Üzerindeki tesirleri ölçmek için derin tetkikler yapmak lazımdır."- F. R. Atay. İçten gelen
derinleştirmek
Ayrıntılarına kadar incelemek, derinliğine incelemek
derinleştirmek
Derin duruma getirmek
derinleştirme
المفضلات