delusion, false impression of reality; misconception, false idea

listen to the pronunciation of delusion, false impression of reality; misconception, false idea
الإنجليزية - التركية

تعريف delusion, false impression of reality; misconception, false idea في الإنجليزية التركية القاموس.

illusion
(Tıp) ilüzyon
illusion
(Havacılık) yanılma
illusion
(Felsefe) yanılmasa
illusion
algı yanılması
illusion
düş

İşte bir optik illüzyon: aslında monitörünüze bakarken, bir küpe baktığınızı düşünürsünüz. - Here's an optical illusion: you think you are looking at a cube, while in fact you are looking at your monitor.

Senin düşmanların sadece bir yanılsama. - Your enemies are just an illusion.

illusion
yanlış görüş
illusion
yanılsama

Burada bir görsel yanılsama var. Küpe baktığını düşünüyorsun ama gerçekte ekrana bakıyorsun. - Here's an optical illusion: you think you are looking at a cube, but in fact you are looking at the screen.

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir. - Difference between the past, present, and future is nothing but an extremely widespread illusion.

illusion
{i} göz aldanması

Her şey sadece bir göz aldanması. - Everything is just an illusion.

illusion
aldatıcı görünüş
illusion
{i} hayal

Her şey bir hayalden ibaret. - Everything is just an illusion.

İnsanlar dişleri olmadan, saçları olmadan, hayalleri olmadan doğarlar. Ve aynı şekilde ölürler: dişleri olmadan, saçları olmadan ve hayalleri olmadan. - Man is born without teeth, without hair, and without illusions. And he dies the same way: without teeth, without hair, and without illusions.

illusion
(isim) illüzyon, yanılsama, aldatıcı görünüş, hayal, göz aldanması, aldatma
illusion
(Tıp) Dışarıdan göze gelen uyartıların olduklarından başka türlü anlaşılmaları (bir şeyin fazla sayıda görülmesi gibi) illüzyon
illusion
optical illusion gözü aldatan görüntü
illusion
{i} illüzyon

Bu ondan daha uzun görünür ama o bir optik illüzyondur. - This looks longer than that, but it is an optical illusion.

Daimi barış, illüzyondan başka bir şey değildir. - Permanent peace is nothing but an illusion.

illusion
çok ince ipekli kumaş
الإنجليزية - الإنجليزية
{i} illusion
delusion, false impression of reality; misconception, false idea
المفضلات