الإنجليزية - التركية
تعريف delimit في الإنجليزية التركية القاموس.
- sınırla
- {f} sınırlandırmak
- sınırlamak
- {f} limitlerini belirlemek
- {f} sınırlandırmak, tahdit etmek
- {f} limit koymak
- hudut tayin etmek
- delimited
- sınırlanmış
- delimited
- sınırlandırılmış
- delimited
- sınırlı
- delimiting
- sınırlandırma
- delimitation
- sınırlandırma
- delimitation
- tahdit
- delimitation
- sınırlama
- delimited
- {f} sınırla
- delimiting
- sınırlıyor
- delimitation
- {i} limit koyma
- delimitation
- (Tıp) Sınırlama, gerekli önlemlerle herhangi bir hastalığın çevreye yayılmasını önleme
- delimitation
- (Tıp) Bir lezyonung enişliğini, dolayısıyla sınırlarını belirleme
- delimitation
- (Askeri) sınır çizme
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف delimit في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- To demarcate
Data items in the computer file were delimited by commas.
- To mark or fix the limits of
- If you delimit something, you fix or establish its limits. This is not meant to delimit what approaches social researchers can adopt. to set or say exactly what the limits of something are
- {f} demarcate, set the boundaries of
- set, mark, or draw the boundaries of something
- determine the essential quality of
- To fix the limits of; to demarcate; to bound
- be opposite to; of angles and sides, in geometry
- delimitation
- A limit or boundary
- delimited
- With specified conditions
- delimited
- Simple past tense and past participle of delimit
- delimiting
- Present participle of delimit
- delimiting
- that serves to delimit
- delimitation
- {i} demarcation, process of setting the boundaries of
- delimitation
- a line that indicates a boundary
- delimitation
- The act of delimiting something
- delimitation
- The act or process of fixing limits or boundaries; limitation
- delimited
- Within set boundaries or limits
- delimited
- past of delimit
- delimited
- showing or determining a boundary; "it is impossible to specify a clearly circumscribed (or delimited) area for any particular science"
- delimited
- having the limits or boundaries established; "a delimited frontier through the disputed region"
- delimited
- {s} marked off, having distinct boundaries
- delimits
- third-person singular of delimit
المصطلحات ذات الصلة
التركية - الإنجليزية
تعريف delimit في التركية الإنجليزية القاموس.
- demarcate
delimit
الواصلة
de·lim·itالنطق
علم أصول الكلمات
() French délimiter Late Latin delimitare (“to mark out the limits”) de- + limitare (“to limit, bound”); see limit.Resimler
السابق
المفضلات