Elizabeth sevinçliydi.
- Elizabeth was delighted.
Tom sevinçle haykırdı.
- Tom cried out with delight.
Erkek kardeşim pul koleksiyonundan büyük keyif alır.
- My brother takes great delight in his stamp collection.
Ben az önce keyifli bir haber aldım.
- I've just received some delightful news.
Sevinmek, üzülmenin karşıtıdır.
- Delight is the opposite of sorrow.
Benim için büyük zevk, Mary bana Boston'dan bir hediye olarak bir müzik kutusu getirdi.
- Much to my delight, Mary brought me a music box from Boston as a gift.
Senin mektubunu aldım ve onu zevkle okudum.
- I have received your letter and read it with delight.