Bazı hastalıklara kusurlu bir gen tarafından sebep olunmaktadır.
- Some diseases are caused by a defective gene.
Yapı olarak kusurlu olsalar bile, onlar fonksiyon olarak mükemmeldir.
- If defective in structure, they are perfect in function.
Benim kameranın görüntüsü bozuk.
- My camera's display is defective.
Arızalı TV yi yenisiyle değiştirdiler.
- They replaced the defective TV with a new one.
Bu göz kusuru ameliyatla düzeltilebilir.
- This eye defect can be corrected by surgery.
Yapı olarak kusurlu olsalar bile, onlar fonksiyon olarak mükemmeldir.
- If defective in structure, they are perfect in function.
Arızalı TV yi yenisiyle değiştirdiler.
- They replaced the defective TV with a new one.
Su soğutma devresinde bir arıza bulundu.
- A defect was found in the water-cooling circuit.
Neden hatanın nedenini sormadın?
- Why have you not inquired about the cause of the defect?
Sistemin belli eksiklikleri var.
- This system has obvious defects.
The verb can is defective in most English dialects, as it lacks an infinitive.
... Today, we have, between Defective By Design and Fight for the Future, who led the SOPA/PIPA ...