Tom dünyayı fethetmek istediğini söyler.
- Tom says that he wants to conquer the world.
Seninle dünyayı fethetmek isterdim ama ikimizin çok da ileri gidemeyeceğini hissediyorum.
- I want with you to conquer the world but I feel we can't go too far.
Çinli firmalar, dünya pazarını ele geçirmek için bir arayış başlattı.
- Chinese firms have embarked on a quest to conquer the world market.
Benim dileğim bu dağı fethetmek.
- My wish is to conquer this mountain.
Ordular düşman topraklarını istila ve fethettiler.
- Armies invaded and conquered the enemy territory.