الإنجليزية - التركية
تعريف day in which class meets في الإنجليزية التركية القاموس.
- class="word-self">day
- çalışma süresi
- class="word-self">day
- gün
Günde en az yedi saat uyumak zorundayız.
-We must sleep at least seven hours a day.
Ve onu üç günde tekrar kaldıracağım.
-And I will raise it again in three days.
- class="word-self">day
- gündüz
Gündüzler gittikçe daha çok ısınıyor.
-The days are getting warmer and warmer.
Tom bu ay gündüz vardiyasında.
-Tom is on the day shift this month.
- class="word-self">day
- parlak günler
- class="word-self">day
- dönem
- class="word-self">day
- başarı/ün yılları
- class="word-self">day
- kreş
Gidip çocuğumu kreşten alacağım.
-I will go and pick up my child from daycare.
Tom'u kreşte indirdim.
-I dropped Tom off at daycare.
- class="word-self">day
- {i} gün: the second day of the month
- class="word-self">day
- {i} zaman
Zamanın gerisinde kalmayayım diye her gün gazete okumayı bir alışkanlık haline getirdim.
-I make it a rule to read the newspaper every day lest I should fall behind the times.
Ben onlara düğün günlerinin ne zaman olduğunu sormak istiyorum.
-I want to ask them when their wedding day is.
- class="word-self">day
- {i} gündüz: We've been working night and day on this project. Bu proje üzerinde gece gündüz çalışıyoruz
- class="word-self">day
- day by day günden güne
- class="word-self">day
- day school derslerin gün
- class="word-self">day
- day out her gün
- class="word-self">day
- day nursery gündüz bakımevi
- class="word-self">day
- day laborer gündelikçi
- class="word-self">day
- day camp gündüz kampı
- class="word-self">day
- day labor gündelik iş
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف day in which class meets في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- day
day in which class meets
الواصلة
Day in which class meetsالتركية النطق
dey în hwîç kläs mitsالنطق
/ˈdā ən ˈhwəʧ ˈklas ˈmēts/ /ˈdeɪ ɪn ˈhwɪʧ ˈklæs ˈmiːts/
Resimler
المفضلات