davet edilmeden

listen to the pronunciation of davet edilmeden
التركية - الإنجليزية

تعريف davet edilmeden في التركية الإنجليزية القاموس.

davet et
invite

He invited her to go to the concert. - Onu konsere davet etti.

I called you, on the one hand to invite you out to eat, and on the other to tell you my son is going to get married. - Bir taraftan seni yemeğe davet etmek için, diğer taraftan sana oğlumun evleneceğini söylemek için seni aradım.

davet et
inviting

Thank you very much for inviting me. - Beni davet ettiğiniz için çok teşekkür ederim.

I cannot go to the party, but thank you for inviting me all the same. - Partiye gidemem, yine de beni davet ettiğin için teşekkür ederim.

davet edilmeden
المفضلات