Onların kütüphaneye giriş izinleri var.
- They have access to the library.
Polis yola girişi kısıtladı.
- The police restricted access to the road.
Sami, Leyla'nın parasına erişmek istiyordu.
- Sami wanted to access Layla's money.
Uzak bilgisayarlarıma erişmek için sık sık SSH'ı kullanırım.
- I often use SSH to access my computers remotely.
Kablo olmadan internete ulaşmak mümkündür.
- It is possible to access the Internet without a wire.