Para döşeme tahtalarının altında gizlenmişti.
- The money was hidden beneath the floorboards.
Aniden zemin ayaklarımın altından kayboluyor gibi görünüyordu.
- Suddenly the ground seemed to disappear from beneath my feet.
İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi.
- The two boys cooked their meal between them.
Tom ve Mary parayı kendi aralarında paylaştılar.
- Tom and Mary divided the money between themselves.
Kendi aralarında tartışmaya başladılar.
- They began to quarrel among themselves.
Aralarında bir uyum hüküm sürdü.
- A harmony prevailed among them.