dark; faint, indistinct

listen to the pronunciation of dark; faint, indistinct
الإنجليزية - التركية

تعريف dark; faint, indistinct في الإنجليزية التركية القاموس.

dim
loşlaştırmak
dim
{s} sönük

Şehir ışıkları yüzünden yıldızlar sönük görünüyor. - The stars seem dim because of the city lights.

dim
sönükleştirmek
dim
belirli belirsiz
dim
loşluk
dim
(Aydınlatma) karanlık

Karanlıkta loş bir ışık gördük. - We saw a dim light in the darkness.

dim
belirsiz
dim
{f} karart

Onlar ışıkları karartıyorlar. Oyun başlamak üzere. - They're dimming the lights. The play is about to begin.

Tom ışıkları kararttı. - Tom dimmed the lights.

dim
müphem
dim
{f} söndürmek
dim
{f} bulandırmak
dim
(fiil) karartmak, bulandırmak, kararmak, bulanmak; donuklaştırmak, sönükleşmek
dim
{f} karar: adj.donuk
dim
bulanık olarak
dim
{f} kararmak
dim
duman içinde gibi
dim
out ile ışıkları kısmak
dim
Ioş
dim
{s} loş, donuk, sönük
dim
{f} karart: adj.loş
الإنجليزية - الإنجليزية
{s} dim
dark; faint, indistinct
المفضلات