darüber hinaus

listen to the pronunciation of darüber hinaus
ألمانية - التركية
ekte ki
ötede
aşarak
ötesine
ötesi
daha öte
götürmez
ötesinde
darüberhinaus
dahası
darüberhinaus
bundan başka
الإنجليزية - التركية

تعريف darüber hinaus في الإنجليزية التركية القاموس.

besides
{e} dışında

O mağaza mobilya dışında birçok şey satmaktadır. - That store sells many things besides furniture.

Arkadaşlarının dışında kimse geliyor mu? - Is anyone coming besides your friends?

additionally
ayrıca

Kesin olarak konuşursam, sağlıklı düşünmek için en az altı saate ihtiyacım var. Ayrıca mutlu olmak için yedi saate ihtiyacım var. - Precisely speaking, I need six hours to at least think straight. Additionally, I need seven hours to be happy.

additionally
ek olarak
additionally
buna ek olarak
additionally
ayriyetten
besides
Yanı sıra

Sir Winston Churchill, büyük bir devlet adamı olmanın yanı sıra, büyük bir yazardı. - Besides being a great statesman, Sir Winston Churchill was a great writer.

Bir cerrah olmanın yanı sıra, o ünlü bir yazardı. - Besides being a surgeon, he was a famous writer.

besides
-e ilaveten
besides
-in dışında
besides
hariç
besides
ayrıca

Gitmek istemiyorum ve ayrıca çok geç. - I don't want to go, and besides it's too late.

Ayrıca, bu gerçekten ilginç bir sorundur. - Besides, it's a really interesting problem.

besides
üstelik

Şimdi çok geç oldu. Üstelik, yağmur yağmaya başlıyor. - It's too late now. Besides, it's starting to rain.

besides
bundan başka
besides
bir de

Sir Winston Churchill, büyük bir devlet adamı olmanın yanı sıra, büyük bir yazardı. - Besides being a great statesman, Sir Winston Churchill was a great writer.

besides
bunun yanısıra
additionally
(zarf) ayrıca, bundan başka, ilaveten
additionally
bundan başka
besides
besides başka
besides
{e} yanı sıra. z. ayrıca, üstelik