The man dancing on the stage is my uncle.
- Sahnede dans eden adam benim amcam.
Every week I study piano on Monday and Tuesday, and dancing on Wednesday and Friday.
- Her hafta Pazartesi ve Salı günleri piyano eğitimi, Çarşamba ve Cuma günleri dans.
Jig, reel and hornpipe are the most popular irish dances.
- Jig, reel ve hornpipe en popüler İrlanda danslarıdır.
Linda does not dance much now, but I know she used to a lot.
- Linda şimdi çok dans etmiyor fakat eskiden çok dans ettiğini biliyorum.
Since the accident, Tom has given up hope of becoming a professional dancer.
- Tom, kazadan beri profesyonel bir dansçı olma umudundan vazgeçti.
I hope no one saw me dancing.
- Umarım kimse benim dans ettiğimi görmedi.
She has bought a record of dance music.
- O bir dans müziği plağı aldı.
Tom burst out laughing when he saw Mary dancing a jig.
- Tom Mary'yi jig dansı yaparken gördüğünde kahkahalara boğuldu.
Jig, reel and hornpipe are the most popular irish dances.
- Jig, reel ve hornpipe en popüler İrlanda danslarıdır.
He likes dancing, much more music.
- O, müzikten çok daha fazla dans etmeyi seviyor.
She kept dancing at the disco all night.
- O, bütün gece diskoda dans etmeye devam etti.
Would you like to dance with me?
- Benimle dans etmek ister misin?
No one did anything but dance.
- Hiç kimse dans etmekten başka bir şey yapmadı.
Would you like to dance with me?
- Benimle dans etmek ister misin?
Tom doesn't have to dance with Mary unless he wants to.
- Tom istemediği sürece Mary ile dans etmek zorunda değildir.
She has bought a record of dance music.
- O bir dans müziği plağı aldı.
What is 6 subtracted from 10?
- 10 dan 6 çıkarsa ne kalır?
Dan wanted to save Linda from trouble.
- Dan Linda'yı sorundan kurtarmak istedi.
I would rather sing than dance.
- Dans etmektense şarkı söylemeyi tercih ederim.
She likes dancing in a disco better than skiing.
- Bir diskoda dans etmeyi kayak yapmaktan daha fazla sever.
Linda was a popular exotic dancer in London.
- Linda, Londra'da popüler bir egzotik dansçıydı.
Handball is a very popular sport in Denmark.
- Hentbol Danimarka'da çok sevilen bir spordur.
Dan got into his car and drove off.
- Dan arabasına bindi ve uzaklaştı.
Dan was the first officer to arrive at the crime scene.
- Dan olay yerine varan ilk polis memuruydu.
Dan Chaucer, well of English vndefyled, / On Fames eternall beadroll worthie to be fyled.