I feel like I've known him forever.
- Onu daima tanıyorum gibi hissediyorum.
We will be best friends forever.
- Biz daima en iyi arkadaşlar olacağız.
Always have your dictionary close at hand.
- Daima sözlüğünü el altında bulundur.
You've always helped me.
- Bana daima yardım ettiniz.
Nothing is ever secure.
- Hiçbir şey daima güvende değildir.
Layla carried that gun with her at all times.
- Leyla yanında daima o silahı taşıyordu.
The Russians copy the French ways, but always fifty years later.
- Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra.
I constantly talk to myself.
- Daima kendi kendime lakırdı ederim.