daha önceki

listen to the pronunciation of daha önceki
التركية - الإنجليزية
afore
In the fore part of a ship
{a} before, in front, in time past
from; before; more at
Before
In the fore part of a vessel
{e} before, in front of
Before; in front of; farther forward than; as, afore the windlass
Before (in all its senses)
conj. before, preceding, previous
daha önceki tarihli
(Ticaret) ante-dated
daha önceki vaziyeti alın!
(Askeri) as you were
daha önce
previously

Global warming since 1997 has occurred more than twice as fast as previously estimated. - 1997 yılından beri küresel ısınma, daha önce tahmin edilenden iki kat daha hızlı daha meydana geldi.

I recognized him immediately since we had previously met. - Daha önce tanıştığımız için onu hemen tanıdım.

daha önce
before

I had never seen such a beautiful girl before. - Ben daha önce böyle güzel bir kız hiç görmemiştim.

I turned off the TV because I had seen the movie before. - Filmi daha önce gördüğüm için televizyonu kapattım.

daha önce
already

I doubt that Tom knew that Mary was already married. - Tom'un Mary'nin daha önce evli olduğunu bildiğinden şüpheliyim.

The student has already solved all the problems. - Öğrenci tüm problemleri daha önce çözdü.

daha önce
afore
Daha önce
before it
daha önce
not before
daha önce
there before
daha önce
before; earlier
daha önceki
المفضلات