dışarıya çıkmak

listen to the pronunciation of dışarıya çıkmak
التركية - الإنجليزية
go out

Do you want to go out and get something to eat? - Dışarıya çıkmak ve yiyecek bir şey almak ister misin?

It's fun to go out with him. - Onunla dışarıya çıkmak eğlenceli.

fall out
go outside
sally out
a) to go out b) to take the air
sally forth
dışarı çık
went out

Which student went out? - Hangi öğrenci dışarı çıktı?

She went out without saying good-bye. - Hoşça kal demeden dışarı çıktı.

dışarı çık
gone out

He has gone out for lunch already. - O zaten öğle yemeği için dışarı çıktı.

I'm afraid he's just gone out. - Maalesef o az önce dışarı çıktı.

dışarı çık
walkout