dünden

listen to the pronunciation of dünden
التركية - الإنجليزية
eagerly
from yesterday
dün
yesterday

I helped my father yesterday. - Dün babama yardım ettim.

We arrived here at six yesterday evening. - Buraya dün akşam altıda geldik.

dünden hazır/razı
eager
dünden beri
since yesterday
dünden bugüne
in a short time, overnight
dünden razı
only too glad/pleased
dünden razı olmak
to jump at sth, to be only too glad (to)
dünden ölmüş
listless, without zest
dünden önceki gün
the day before yesterday
dün
past

Forget about the past. Compared to yesterday, I like today more. That's why I try to enjoy the moment, that's all. - Geçmişi unutun. Dünle karşılaştırıldığında, bugünü daha çok seviyorum. Bunun sebebi anın tadını çıkarmaya çalışıyorum, bu kadar.

Yesterday I baked pastries with mushrooms. - Dün Mantarlı hamur işleri pişirdim.

dün
(Bilgisayar) yesterday at

Tom called me yesterday at nine in the morning. - Tom beni dün sabah saat dokuzda aradı.

I saw you yesterday at the funeral. - Seni dün cenaze töreninde gördüm.

dünden bugüne
in a short time
Dün
gister
dün
yesterday; past