التركية - الإنجليزية
تعريف düdükler في التركية الإنجليزية القاموس.
- düdük
- whistle
The policeman whistled for the car to stop.
-Polis arabanın durması için düdük çaldı.
Mary played the tin whistle when she was young.
-Mary küçükken oyuncak düdük çalardı.
- düdük
- call
- düdük
- hooter
- düdük
- fife
- düdük
- horn
- düdük
- whistle, pipe
- düdük
- slang stupid
- düdük
- reed
- düdük
- pipe
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف düdükler في التركية التركية القاموس.
- mezamir
- (Osmanlı Dönemi) MEZAMİR
- Düdük
- (Osmanlı Dönemi) KUSSABE
- düdük
- Hamurlu bir yemek türü
- düdük
- Taşıtlarda karşı tarafı uyaran korna
- düdük
- Akılsız, boş kafalı
- düdük
- İçinden hava veya buhar geçirilince keskin ses çıkaran ve işaret vermek için kullanılan araç
المصطلحات ذات الصلة
düdükler
الواصلة
dü·dük·lerResimler
السابق
المفضلات