I bought this dress at a low price.
- Ben, bu elbiseyi düşük bir fiyata satın aldım.
Our rates are now lower!
- Fiyatlarımız şimdi daha düşük!
I had a miscarriage last year.
- Geçen yıl bir düşük yaptım.
My friend had a miscarriage and I don't know how to comfort her.
- Arkadaşım düşük yaptı ve onu nasıl teselli edeceğimi bilmiyorum.
The government lowered taxes for lower-income families.
- Hükümet düşük gelirli aileler için vergileri düşürdü.
I prefer department stores: the prices are lower.
- Büyük mağazaları tercih ederim: fiyatlar daha düşüktür.