Ben saydam bir göz küresi olurum; ben hiçbir şeyim; Ben her şeyi görürüm; Evrensel varlığın akımları beni dolaşır; Ben Allah'ın parçası ya da parçacığıyım.
- I become a transparent eyeball; I am nothing; I see all; the currents of the Universal Being circulate through me; I am part or particle of God.
Pencere açmaktan kaçının; Sırtımda hava akımlarını hissetmek için büyük arzusu yok.
- Avoid opening the window; I have no great desire to feel air currents on my back.
Ben saydam bir göz küresi olurum; ben hiçbir şeyim; Ben her şeyi görürüm; Evrensel varlığın akımları beni dolaşır; Ben Allah'ın parçası ya da parçacığıyım.
- I become a transparent eyeball; I am nothing; I see all; the currents of the Universal Being circulate through me; I am part or particle of God.
Bir anafor, suyun dairesel bir akımıdır.
- An eddy is a circular current of water.
Şimdiki kız arkadaşımı cimnastik salonunda tanıdım.
- I got to know my current girlfriend at the gym.
Saakaşvili iktidara geldiğinde Gürcistan'ın şimdiki milli marşı, 2004 yılında kabul edildi.
- The current national anthem of Georgia was accepted in 2004, when Saakashvili came to power.
Büyük bir girdap ve güçlü bir akıntı vardı.
- It has a big whirlpool and a strong current.
Akıntıya karşı kürek çekiyorduk.
- We were rowing against the current.
Mevcut siyasi durum çok istikrarlı değil.
- The current political situation is not very stable.
Mevcut koşullar altında, bu yolculuğu yaparken rahat hissetmedim.
- Under the current conditions, I didn't feel comfortable making this trip.
Tom Mary'nin şu anki işinden istifa etmesi ve yeni bir tane bulması gerektiğini önerdi.
- Tom suggested that Mary should resign from her current job and find another one.
Tom şu anki aylığından tamamen memnun.
- Tom is perfectly satisfied with his current salary.
Hepimiz geçmek istiyoruz.
- We all want to be current.
Güncel teknolojiyi kullanıyor musun?
- Do you use current technology?
Ben önemli haberleri güncel tutmaya çalışıyorum.
- I try to keep current with important news.
Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir.
- In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.
Dünyada sonsuzluktan daha korkunç bir şey varsa, o zaman bu muhtemelen benim diploma tezinin geçerli ilerlemesidir.
- If there's something more terrifying in the world than eternity, then it's probably the current progress of my diploma thesis.
Eski inanç hala yaygın olarak geçerlidir.
- The old belief is still widely current.
Birtakım Avrupa ülkelerinde geçerli para birimi avrodur. Simgesi € şeklindedir. Bir avro yaklaşık iki Türk lirası değerindedir.
- In several European countries, the current currency is the euro. Its symbol is €. One euro is worth about two Turkish lira.
Dünyada sonsuzluktan daha korkunç bir şey varsa, o zaman bu muhtemelen benim diploma tezinin geçerli ilerlemesidir.
- If there's something more terrifying in the world than eternity, then it's probably the current progress of my diploma thesis.
Şimdiki eğilimler devam ederse, dil muhtemelen yakın gelecekte ölecektir.
- If current trends continue, the language will likely die in the near future.
current fashions.
current negotiations.
Burj Khalifa is currently the tallest skyscraper in the world.
- Currently Burj Khalifa is the tallest skyscraper in the world.
I'm not currently planning on doing that.
- I'm not currently planning to do that.
... disrupting ocean currents ...