cowering, close, near, short and thick

الإنجليزية - التركية

تعريف cowering, close, near, short and thick في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

squat

çömelmek

squat

bodur

squat

çömeltmek

squat

çömeliş

squat

gücük

squat

çömelme

squat

gecekondu yaparak yerleşmek

squat

{f} çömel

Tom köpeğinin yanına çömeldi. - Tom squatted down next to his dog.

Uzaktan bakıldığında, kaya, çömelen bir insan figürüne benziyor. - Seen at a distance, the rock looks like a squatting human figure.

squat

bücür

squat

(Mecaz) Oturup ders çalışmak

You are supposed to be squatting.

squat

{i} İng. kanuna aykırı

squat

(isim) çömelme, izinsiz yerleşme

squat

{f} çökmek

squat

{f} başkasının arazisine kurulmak

squat

{f} izinsiz yerleşmek

squat

{f} kurulmak

squat

(sıfat) çömelmiş, alçak, bodur, bücür, güdük, bastıbacak

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف cowering, close, near, short and thick في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

{a} squat

الواصلة

cowering, close, near, Short and thick