content, pleasure, delight, comfort, atonement, recompense, amends

listen to the pronunciation of content, pleasure, delight, comfort, atonement, recompense, amends
الإنجليزية - التركية

تعريف content, pleasure, delight, comfort, atonement, recompense, amends في الإنجليزية التركية القاموس.

satisfaction
{i} memnuniyet

Anne'in moral bozukluğu Gilbert'in memnuniyeti kadar belirgindi. - Anne's mortification was as evident as Gilbert's satisfaction.

Bu bana büyük memnuniyet verdi. - It gave me great satisfaction.

satisfaction
{i} tatmin

Tom işinden çok tatmin olur. - Tom gets a lot of satisfaction from his work.

İnşallah bu sizi tatmin eder. - We hope this will be to your satisfaction.

satisfaction
{i} memnun etme
satisfaction
(Pisikoloji, Ruhbilim) doyum
satisfaction
hoşnutluk

Merak kediyi öldürdü ama hoşnutluk onu yaşama geri getirdi. - Curiosity killed the cat, but satisfaction brought it back to life.

satisfaction
tazmin
satisfaction
memnunluk
satisfaction
kanaat

En büyük nimet sağlık, en büyük zenginlik kanaat, en büyük bağ da vefadır. - Health is the greatest gift; satisfaction the greatest wealth; fidelity the greatest relation.

satisfaction
{i} ödeme
satisfaction
{i} kefaretin ödenmesi
satisfaction
(Tıp) İstenilne amaca erişmenin veridği memnuniyet hissi, memnuniyet, haz
satisfaction
tarziye
satisfaction
{i} doygunluk
الإنجليزية - الإنجليزية
{n} satisfaction
content, pleasure, delight, comfort, atonement, recompense, amends
المفضلات