تعريف connecting في الإنجليزية التركية القاموس.
- (Bilgisayar) bağlanılıyor
- (Bilgisayar) bağlanıyor
Tom internete telefonuyla bağlanıyor.
- Tom is connecting his phone to the Internet.
İnternet'e bu bilgisayarla bağlanıyorum.
- I am connecting this computer to the Internet.
- (Bilgisayar) bağlantı kuruluyor
- çalıştırma
- birleştirici
- bağlanarak
- bağlayan
Fadıl'ı suça bağlayan hiçbir kanıt yoktu.
- There was no evidence connecting Fadil to the crime.
- birleştiren
- {f} bağla
Ben senin bilgisayarlarını bağlamıyorum.
- I'm not connecting your computers.
İnternet'e bu bilgisayarla bağlanıyorum.
- I am connecting this computer to the Internet.
- bağlama
İnternete bir PC bağlamak roket bilimi değildir.
- Connecting a PC to the internet is not rocket science.
Bir bilgisayarı internete bağlamak roket bilimi değildir.
- Connecting a PC to the internet isn't rocket science.
- {s} bağlantı
Bilgisayarım yazıcıya bağlantılı gibi görünmüyor.
- My computer doesn't seem to be connecting to the printer.
Bağlantılı bir uçuşum var.
- I've got a connecting flight.
- {s} bağlayıcı
- {s} başlama
- balama
- aktarmalı
Aktarmalı uçuşumu kaçırdım.
- I missed my connecting flight.
Atlanta'ya bir aktarmalı uçuş alabilir miyim?
- Can I get a connecting flight to Atlanta?
- connect
- bağlanmak
- connect
- {f} bağlamak
Onların işi bilgisayarları ağa bağlamaktır.
- Their job is to connect the computers to the network.
Bir bilgisayarı internete bağlamak roket bilimi değildir.
- Connecting a PC to the internet isn't rocket science.
- connecting bolt
- bağlama cıvatası
- connecting cable
- ara kablosu
- connecting cable
- ara kablo
- connecting hose
- (Otomotiv) bağlantı hortumu
- connecting line
- (Bilgisayar) bağlantı çizgisi
- connecting passenger
- (Turizm) aktarmalı yolcu
- connecting rooms
- (Havacılık) bağlantılı odalar
- connecting service
- (Havacılık) bağlantılı sefer
- connecting to
- (Bilgisayar) bağlanıyor
- connecting to
- (Bilgisayar) bağlanılan konum
- connecting to
- (Bilgisayar) bağlanılıyor
- connecting bolt
- bağlama civatası
- connecting clamp
- bağlama kelepçesi
- connecting cord
- bağlantı kordonu
- connecting flange
- tespit flanşı
- connecting lever
- kavrama kolu
- connecting line
- bağlantı hattı
- connecting piece
- bağlantı parçası
- connecting pin
- bağlantı pimi
- connecting pipe
- bağlantı borusu
- connecting plug
- bağlantı tapası
- connecting rod
- bağlama çubuğu
- connecting rod
- piston kolu
- connecting screw
- bağlama vidası
- connecting sleeve
- bağlama kovanı
- connecting wedge
- bağlama kaması
- connecting rod big end
- biyel kafası
- connecting rod bolt
- biyel civatasi
- connecting rod shank
- biyel gövdesi
- connecting to
- bağlanma
- connecting vowel
- bağlayıcı ünlü
- connecting...
- bağlama
- connecting angle
- bağlama açısı
- connecting bellows
- bağlama körüğü
- connecting block
- bağlama bloğu
- connecting clamp
- birleştirme kelepçesi
- connecting cord
- (Tekstil) bağlama iplik
- connecting file
- (Askeri) İRTİBAT DİZİSİ: Muhabere yürüyüşünde muhtelif emniyet kademeleri veya mesafeli yürüyen birlikler arasında bağlantıyı ve ilerden geriye haberlerin geriden ileriye emirlerin ulaştırılmasını temin için bu kademeler arasında çıkarılan irtibat dizi veya erleri. Buna "communicating file" da denir. Bu terimi herhangi bir yürüyüşte, hız veya istikametin ayarlanması için kullanılan ve (guide) karşılığı olan (irtibat eri) veya (irtibat birliği) terimi ile'karıştırmamalıdır
- connecting file
- (Askeri) irtibat dizisi
- connecting flange
- (Otomotiv) bağlantı flanşı
- connecting flange
- (Otomotiv) tespit flanjı
- connecting flange
- (Otomotiv,Teknik) birleştirme flanşı
- connecting flight
- aktarmalı uçuş
- connecting frame
- körük çerçevesi
- connecting group
- (Askeri) İRTİBAT GRUBU: Birbirinden ayrı bulunan kuvvetler arasında temini için kullanılan herhangi bir grup
- connecting hook
- bağlantı çengeli
- connecting link
- bağlama parçası
- connecting link
- (iki şey arasındaki) bağlantı, ilgi
- connecting piece
- birleştirme parçası
- connecting pipe
- birleştirme borusu
- connecting plate
- birleşim levhası
- connecting plug
- aküplöman fişi
- connecting plug
- bağlantı lapası
- connecting plug and box
- muhafazalı aküplöman prizi
- connecting rail
- bağlama rayı
- connecting reinforcement
- bağlantı teçhizatı
- connecting rod
- (İnşaat) biyel kolu
- connecting rod
- oto. biyel, biyel/piston kolu
- connecting rod
- (Tekstil) krank (bağlantı) kolu
- connecting rod bearing
- (Otomotiv) bivel kolu yatağı
- connecting rod bearing
- (Otomotiv) biyel kolu yatağı
- connecting rod bearing
- (Otomotiv) piston kolu yatağı
- connecting rod bearing
- (Otomotiv) piston kolu yatakları
- connecting rod bearing cap
- (Otomotiv) piston kolu yatakları kepi
- connecting rod bearings
- piston kolu yatakları
- connecting rod bearings
- (Otomotiv) biyel kolu yatakları
- connecting rod big end bearing
- (Otomotiv) biyel kusuneti
- connecting rod big end bearing
- (Otomotiv) piston kolu kafa yatağı
- connecting rod bolt
- krank kolu cıvatası
- connecting rod bush
- (Otomotiv) biyel kolu burcu
- connecting rod bushing
- (Otomotiv) biyel kolu burcu
- connecting rod cap
- (Otomotiv) biyel kolu başlığı
- connecting rod cap
- piston kolu kepi
- connecting rod cap
- (Otomotiv) biyel kolu kepi
- connecting rod cap nut
- (Otomotiv) piston kolu yatak kepi somunu
- connecting rod end play
- (Otomotiv) piston kolu boşluğu
- connecting rod kit
- krank kolu kiti
- connecting rod nut
- (Otomotiv) piston kol somunu
- connecting rod nut
- (Otomotiv) biyel kol somunu
- connecting rod oil hole
- (Otomotiv) piston kolunun yağ deliği
- connecting rod oil jets
- (Otomotiv) piston kolu yağ jetleri
- connecting rod pin
- (Otomotiv) biyel kolu pimi
- connecting rod tester
- piston kolu kontrol aparatı
- connecting route
- (Askeri) İRTİBAT YOLU: Ayrıca bakınız: "route"
- connecting sewer
- (İnşaat) pissu bağlantı borusu
- connecting shaft
- (Otomotiv) bağlantı mili
- connecting sleeve
- (Tekstil) ayar duyu
- connecting strip
- bağlantı çıtası
- connecting terminal
- (Elektrik, Elektronik,Teknik) birleştirme klemensi
- connecting to the conference
- (Bilgisayar) toplantıya bağlanıyor
- connecting trench
- (Askeri) İrtibat hendeği
- connecting trench
- (Askeri) İRTİBAT HENDEĞİ: Bir siperler manzumesi içinde insanların bir ateş siperinden diğerine geçmelerini sağlayan ara siper. Buna "communicating trench" veya "communication trench" de denir
- connecting up
- (Elektrik, Elektronik) düzeltme devresi
- connecting washer
- bağlama rondelası
- connect
- {f} devreye sokmak
- connect
- (Bilgisayar) bağlama
Bu kabloyu jeneratöre bağlamamız gerekiyor.
- We need to connect this cable to the generator.
Onların işi bilgisayarları ağa bağlamaktır.
- Their job is to connect the computers to the network.
- connect
- raptetmek
- connect
- ilişki kurmak
- connect
- bağ kurmak
- connect
- (Bilgisayar) bağlantısı
Bir takım yıldızındaki bireysel yıldızlar birbirlerine çok yakın görünebilir fakat aslında onlar uzayda büyük mesafelerle ayrılabilir ve birbirleriyle hiç gerçek bağlantısı yoktur.
- The individual stars in a constellation may appear to be very close to each other, but in fact they can be separated by huge distances in space and have no real connection to each other at all.
Tom İnternet bağlantısı olmadan işini yapamaz.
- Tom can't do his job without an internet connection.
- connect
- (Bilgisayar) bağlanma
- connect
- tutturmak
- connect
- (Bilgisayar) bağlantı sürücü harfi
- connect
- birleşmek
- connect
- bağıntı kurmak
- connect
- irtibatlamak
- connect
- bağlantılamak
- connecting rod
- (Tekstil) biyel kolu
- minimum connecting time
- asgari aktarma süresi
- connect
- (çınkayla) bağlamak
- connect
- (tren/vb.) birleşmek
- connect
- bağlan
Bağlantıların ile, Tom için bir iş bulabilmelisin.
- With your connections, you should be able to find a job for Tom.
O grupla bağlantıları kesmelisin.
- You should cut off your connections with that group.
- connect
- aktarmalı olmak
- master connecting rod
- ana bağlantı çubuğu
- connect
- bağlanış
- adjustable stop on connecting rod
- (Tekstil) bağlama çubuğu üzerinde ayarlanabilir durma topuzu
- choke connecting link
- (Otomotiv) jikle bağlantısı
- connect
- bağlanma, bağlama bağlamak
- connect
- {f} bağlamak, birleştirmek; bağlanmak, birleşmek, bağlı olmak
- connect
- {f} (with) (iki şey arasında) bağ kurmak
- connect
- {f} (with) (belirli bir seferle)
- connect
- {f} birleştirmek
- connect
- {f} ilgili olmak
- connect
- {f} bitiştirmek
- connect
- {f} iletişim sağlamak
- shallow connecting trench
- (Askeri) SÜRÜNME HENDEĞİ: Vakit darlığı yüzünden derinleştirilmemiş ve sadece sürünmeye elverişli olacak kadar kazılabilmiş irtibat hendeği
- shallow connecting trench
- (Askeri) sürünme hendeği