conj. despite the fact that, in spite of the fact that

الإنجليزية - التركية

تعريف conj. despite the fact that, in spite of the fact that في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

although

rağmen

Genç olmasına rağmen, çok dikkatlidir. - Although he is young, he is very careful.

Genç olmasına rağmen gri sakalı var. - Although he's young, he has a grey beard.

although

olduğu halde

although

bağ. -diği halde, ise de, olmakla beraber: Although he's old he's a good dancer. Yaşlı olduğu halde iyi dans eder. Although I tried hard it

although

ise de

although

gerçi

although

-dığı halde

although

ile beraber

although

bununla birlikte

although

halde

Onunla gerçekte tanışmadığımız halde Mary hakkında çok şey biliyorum. - Although I know a lot about Mary, I haven't actually met her.

Sana söylediğim halde yapmadın bunu. - Although I tell you to, you don't do it.

although

karamazdan

although

-e karşın

although

olmakla beraber

although

olmasına rağmen

Ekonomi zayıf olmasına rağmen, bazı şirketler hâlâ kazanç sağlıyor. - Although the economy is weak, some companies are still making a profit.

Genç olmasına rağmen, çok dikkatlidir. - Although he is young, he is very careful.

although

her ne halde

although

baçlaç gerçi

although

conj. karşın

although

(bağlaç) karşın, ise de, rağmen, olduğu halde, gerçi

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف conj. despite the fact that, in spite of the fact that في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

although

الواصلة

conj. de·spite the fact that, in spite of the fact that