concerned with the domestic affairs of a nation

الإنجليزية - التركية

تعريف concerned with the domestic affairs of a nation في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

internal

{s} dahili

Bu dahili kullanım içindir. - This is for internal use.

Tom bilgisayarda bulunan dahili hard diskteki tüm dosyaları harici bir hard diske kopyaladı. - Tom copied all the files on his internal hard disk to an external hard disk.

internal

{s} iç

O, bu ülkenin iç işidir. - That is an internal affair of this country.

O politikacı iç ve dış koşullarda deneyimlidir. - That politician is well versed in internal and external conditions.

internal

{s} içten

İçten yanmalı motorlar, yakıt ve hava karışımını yakarlar. - Internal combustion engines burn a mixture of fuel and air.

internal

internal evidence bir şeyin kendisinde bulunan delil

internal

içe değgin

internal

içilebilir ilaç

internal

(Biyokimya) içil

internal

içilir içten

internal

(Nükleer Bilimler) dahili, içteki

internal

{i} doğa

internal

{s} içilir

internal

{i} yaradılış

internal

internal combustion engine iç yakımlı makina

internal

{s} içilir (ilaç)

internal

{s} stajyer

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف concerned with the domestic affairs of a nation في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

internal

الواصلة

con·cerned with the do·mes·tic af·fairs of a na·tion

التركية النطق

kınsırnd wîdh dhi dımestîk ıferz ıv ı neyşın

النطق

/kənˈsərnd wəᴛʜ ᴛʜē dəˈmestək əˈferz əv ə ˈnāsʜən/ /kənˈsɜrnd wɪð ðiː dəˈmɛstɪk əˈfɛrz əv ə ˈneɪʃən/