Tom yorumlamak istemiyordu.
- Tom didn't want to comment.
Yorumlamak için ne var?
- What's there to comment on?
Bunun hakkındaki yorumlarınızı duyabilirmiyim?
- Can I hear your comments about this?
Bay White konuşmamla ilgili birkaç yorum yaptı.
- Mr White made a few comments on my speech.
Sen hiç yorum yapmak istedin mi, fakat onu yanlışlıkla bir çeviri olarak postaladın mı?
- Have you ever wanted to make a comment, but posted it as a translation by mistake?
Tom mesele ile ilgili bir yorum yapmaktan kaçındı.
- Tom avoided making any comment on the matter.
Tom sorunla ilgili yorum yapmayı reddetti.
- Tom declined to comment on the matter.
Tom her zaman elbiselerim üzerinde yorum yapar.
- Tom always comments on my clothes.
Kitap hakkındaki yorumları olumluydu.
- His comments about the book were favorable.
Bunun hakkındaki yorumlarınızı duyabilirmiyim?
- Can I hear your comments about this?